Dr. Seuss'un çocuk kitabından esinlenen filmde umudun sonsuz gücünü insanlarla paylaşan orman cini Lorax başrolde... Animasyon tekniğiyle hazırlanan filmin diğer bir karakteri de hoşlandığı kızın dikkatini çekebilmek için uğraşan bir çocuğun maceraları anlatılıyor. Rüyalarının kızını elde edebilmek için çocuk, önce dünyasını korumak için savaşan sevimli yaramaz Lorax'ın öyküsünü keşfetmeli...
Tokyo’nun umumi tuvaletlerini temizleyen Hirayama, bir yandan müzik, edebiyat ve fotoğraf tutkusunun peşinden gittiği hayatından memnundur. Geçmişiyle yeniden bağ kurmasına yol açan beklenmedik karşılaşmalar, hayatının düzenini yavaş yavaş bozmaya başlar.
Mr. Fox ailesini beslemek için her akşam üç zengin çiftçiden tavuk, ördek ve hindi çalmaktadır. Sinirli çiftçiler tilkiden artık bıkmışlardır ve onu öldürmek için ellerinden gelen herşeyi yapmaktadırlar. Sonunda yakalanan tilki, çiftçilerden daha zeki davranarak yakalandığı yerden aç kalmamak için çıkmaya çalışır.
Susie, 14 yaşında öldürülmüş ve cennete gitmiştir. Ölümünden sonra dünyada onsuz sürüp giden yaşamı, ortadan kayboluşuyla ilgili yorumlarını, ailesinin sevgili kızlarının canlı bulunması umuduna sarılmasını ve katilinin cinayetten kalan ipuçlarını yok etmeye çalışmasını takip eder. İstediği herşey düşündüğü an yerine gelmektedir ama dünyada da hayat sürerken Susie’de bir şekilde o hayata dahildir.
Görünen bir uyarı olmadan ortaya çıktı. Birdenbire nereden geldiği belli olmadan. Bir kaç dakika içinde Amerika’nın bir çok şehrinde sebebi açıklanamayan, kanınızı donduracak garip ölümler meydana gelmeye başladı. İnsan davranışlarındaki bu garip değişikliğe neyin sebep olduğu bilinmiyor. Yeni bir terrorist saldırı mı? Yapılan yüksek teknolojik deneylerde ters giden bir şeyler mi oldu? Bir tür şeytani toksik silah mı? Yoksa kontrolden çıkan bir virus mü? Hava yolu ile mi yoksa suyla mı bulaşıyor? … ve nasıl?
Goku ve arkadaşları, yıkıcı güçleri Dünya'nın enerjisini tüketmeden önce, bir grup uzay korsanının Kudret Ağacı'nın meyvesini tüketmesini engellemek zorundadır.
13 yaşındaki Conor O'Malley, hayatının en zor döneminden geçmektedir. Annesi, kanserin son evresindedir, okulda arkadaşları onu sürekli aşağılamaktadır, babası ve büyükannesiyle de yakın bir ilişkisi yoktur. Bir gece yarısı, penceresinden içeri devasa bir ağaç-insan şeklindeki canavar gelir. Canavar ona öyküler anlatacak, karşılığında Conor da kendi hayatını hiçbir yalan söylemeden canavara anlatacaktır. Conor kendi duygularıyla ve hayatın gerçekleriyle yüzleşmeyi bu sayede yavaş yavaş kavramaya başlayacaktır.
1950’li yıllarda, Orta Batılı bir aileyi merkezine alan film ailenin en büyük oğlu Jack’in, çocukluk masumiyetinin kaybolmasından başlayarak buruk bir yetişkinlik evresine geçişini konu alıyor. Tam bu geçiş sürecinde de babası (Brad Pitt) ile yaşadığı çalkantılı baba-oğul ilişkisi, öykünün merkezine oturuyor. Jack’in olgunluk hali (Sean Penn) artık modern çağda yolunu yitirmiş bir bireydir. Kaderin varlığını ve çıkmazlarını sorgularken, diğer yandan yaşamın anlamını bulmaya çalışır...
Kaynak, üç farklı zamanda biriminde, bir adamın sevdiği kadını kurtarmak için başından geçen bin yıllık serüveni konu almaktadır. 15. yüzyılda İspanya'da yaşayan Tomas ölümsüzlük verdiği sanılan efsanevi bir çeşmenin arayışına çıkar. Günümüzde, Tommy Creo isimli bir bilim adamı, kanser olan eşi Izzy'yi kurtarabilmek için umutsuzca bir tedavi yöntemi keşfetmeye çalışmaktadır. 25. yüzyılda, astronot olan Tom ise uzaydaki gezintisi sırasında kendisini çok uzun sürelerdir rahatsız eden olayların arkasındaki gerçekleri keşfeder. Bu üç adamın hikayesi tek ve ortak bir gerçeğe uzanmaktadır...
James Donahue'nun kardeşi Heather ve arkadaşlarının Maryland'deki Kara Tepeler Ormanı'nda kaybolmalarının ardından 20 yıl kadar zaman geçmiştir. James (James Allen McCune) ve arkadaşları Peter, Ashley, Lisa ve rehberleri Lane ile Talia, bu gizemi çözebilmek için aynı ormanda, ellerinde kameralarla birlikte bir araştırma gezisine çıkarlar. Başlangıçta gezi olumlu gitse de gece çöktüğünde, başta tahmin bile edemeyecekleri şeylerle karşılaşacaklardır. İlk başta Karanlık Orman (The Woods) filmi, daha sonra Blair Cadısı filminin devamı olarak tanıtıldı ve Blair Witch adını aldı.
In 1900, unscrupulous timber baron Jim Fallon plans to take advantage of a new law and make millions off California redwood. Much of the land he hopes to grab has been homesteaded by a Quaker colony, who try to persuade him to spare the giant sequoias...but these are the very trees he wants most. Expert at manipulating others, Fallon finds that other sharks are at his own heels, and forms an unlikely alliance.
Charlie Brown Noel döneminde insanların arasında ezici materyalizm hakkında şikayet olduğunu fark eder. Lucy, okulun Noel geçit töreninde kendinin yönetici olduğunu düşünür. Charlie bunu kabul ediyor ancak Lucy ile arasında bir çekişme geçeceğinin farkına varır. Kimsesiz bir çam ağacının ruhunu geri çağırmaya çalışan Charlie, Noel ruhunu tam olarak öğrenmek için Linus'un yardımına ihtiyacı vardır.
Set in mid-70's, 12-year old Dvir Avni navigates between the equality values of his home-born Kibbutz and the relationship with his undermined mother, whom the Kibbutz members will to denounce.
Stick Man lives in the family tree with his Stick Lady Love and their stick children three, and he's heading on an epic adventure across the seasons. Will he get back to his family in time for Christmas?
Stop motion' tekniğiyle çekilen bir animasyon olan Hell & Back, bir talihsizlik sonucu cehenneme giden arkadaşlarını kurtarmaya çalışan iki arkadaşın komedi dolu maceralarını ele alır. Bu yolculuk sırasında, bu dünya ve cehennem arasında özgürce dolaşabilen çekici bir kadın şeytanla karşılaşırlar. Göz alıcı yeteneklere sahip olan bu şeytanın olağanüstü özelliklerinin yanısıra taşıdığı önemli bir sır vardır.
Kuzeyli mizahını özleyenler, İzlanda’nın buz tutmuş kasabalarından birindeki düşman komşuları konu alan bu kara komediden büyük keyif alacaklar. Dünya prömiyerini Venedik Film Festivali’nin Ufuklar bölümünde yapan filmin merkezinde bir ağaç var: Inga ile Baldvin’in bahçesindeki bu ağaç, Konrad ile Eybjorg’un bahçesine gölgesini düşürüyor ve bu basit anlaşmazlık önce saçmalığa, oradan da trajediye evriliyor. İzlanda’da kendini fazla göstermeyen güneş ve fazla bulunmayan ağaçlar yüzünden birçok kavga çıkmasından esinlenen yönetmen Sigurdsson, cephesi ev olan bir savaş filmi çekme niyetiyle yola çıkıyor.
Yıl 1845, Batıya yerleşmeyi planlayan küçük bir göçmen grubu kılavuz olarak Stephen Meek'i tutar. Ancak yol hakkında pek de deneyim sahibi olmayan Meek'in 2 hafta mühlet verdiği ve Meek'in söz ettiği kestirme yoldan gitmeleriyle 5 haftaya çıkan yolculuk dayanılmaz bir hâl almaya başlar. Üstüne yiyecekleri ve suları da tükenmek üzeredir. Yolculuk esnasında yaşlı bir Kızılderili ile karşılaşırlar ve esir alırlar. Acaba bu yaşlı Kızılderili yiyecek ve su bulmalarına yardımcı olabilecek midir? Meek'e gerçekten de güvenmeli midirler? Çölde geçen bu yolculuktan kurtulabilecekler midir?
İşadamı olan Henri Roubier (Louis de Funès), İtalya’da çok karlı bir anlaşmaya imza atmış olmanın heyecanıyla Fransa’ya dönmektedir. Kamyoncuların grevinden dolayı trafikte sıkışınca, zor durumda kalmış olan genç bir kızla adamı istemesede arabasına almaktadır. Roubier onlarla tartışırken yoldan çıkmış olan otomobili, uçurumdan aşağı yuvarlanmaktadır. Fakat otomobil bir ağaçta asılı kalacak ve bu üçlünün açlık, susuzluk, sıcak ve ölüm korkusuyla baş edecekleri çılgın bir macera başlayacaktır.
After moving her family to a remote village, a busy single mother loses her son, who seems to have been abducted by a vengeful spirit.
Aylak babası, çalışkan bir annesi ve birkaç tane kardeşi olan bir kızın bu ortamda büyümesini, para kazanmasını ve aşk hikayelerini anlatıyor.